Daha önce de ayrı kaldım, acı çektim, süründüm hatta, kızdım, dahası kırıldım, çok kırıldım sana. Ama bu sefer... Bu sefer başka. Yine acı çekiyorum, içim yanıyor, uykularımda, uyku aralarındaki kendimi bilmediğim birkaç saniyede bile ara vermiyor içimdeki acın. Gerçekten komik bir şeye gülerken, tam "iyi iş çıkardım" derken, yemek saati gelip otomatik olarak mutfağa yöneldiğimde, sevdiğim bir şarkıyı dinlerken, sevdiğim biriyle konuşurken...Bir anda şimşek gibi çakıyor, hiç unutturmuyor kendini. Ve ne uyku kalıyor, ne iştah, ne de huzur. hep tokum, her an çarpıntım var, gün boyunca uykum var ve uyuduğum şey uykuya hiç benzemiyor buna rağmen.
Ama bu sefer... ilacım sen değilsin, bunu biliyorum. Bu acıyı dindirecek olan sen değilsin malesef artık. Bu gidişinde yabancı oldun. Sen benim sevgilim, hayatım, kocam değilsin artık. Ne zaman öyleydin, ne zaman olmamaya başladın, onu bile bilmiyorum en kötüsü. Sanki birden başkasını gördüm benim bildiğim kişi değil, başka biri. Ve her şey parçalanarak dağıldı hayatımda, şimdiye dek topladığım ve yerine koyduğum bütün parçalar; yerini tespit edip yerleştirmeye çalıştığım tüm puzzle, bozuldukça "sorun yok" deyip baştan yaptığım, bir şekil çıkarmak için elimi kolumu tuttuklarında bile yıllarca uğraştığım her şey. HERŞEY. Yer sarsıldı, hepsi bir tarafa dağıldı ve hatta hepsi kayıp. Tamamlanmak üzere dediğim anda... En zor kısmı bitti dediğim anda. Çok yıprandık ama daha çok bağlandık dediğim anda. Dediğim ve duyduğum her şey yalan oldu. Binbir emekle koyduğum her parça tuz buz oldu.
Artık... yarattığın yıkımı toplamaya, bıraktığın enkazı kaldırmaya senin gücün yetmez. Artık sen yabancısın, yaralarıma el sürdürmem sana. Her şeyi bırakıyorum. Seni, sevgimi ve tüm emeğimi sana bırakıyorum. Sırtında bu ağırlıkla yürü nereye yürüyorsan. Benim delik deşik ruhumda daha fazlasına yer yok...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder