30 Eylül 2011 Cuma

Cuma: bu hafta ne yaptım?

Şu 7 gün içinde..
Çok düşündüm. ne istiyorum, ne istemiyorum diye. ne istediğime dair yeni şeyler bulamadım. ne istemediğimi daha iyi anladım.
Bana anlatılanlara inanmadığım için kendimi kötü hissettim. ben ne zaman bu kadar güvensiz, paranoid, iki yüzlü, dolaplar çeviren biri oldum ki şüphe duyduğum şeyleri dostumla paylaşırken onun yüzüne gülmeye devam edebiliyorum diye kendime kızdım. Sonra ona kızdım yine. ve güvenmemekte haklı olduğumu hatırlatmaya çalıştım kendime.
Birkaç gün gerçekten toplanıp memleketime dönebileceğime inanmaya çalıştım. Bunu heyecanla beklerken beni korkuttuğu gerçeğiyle yüzleştim. Hatta ne yapacağımı bilemedim. Zaten sonra bu olasılık şimdilik tekrar rafa kalktı.
İlk defa ona posta koydum. Git dedim ya, ben bu gelgitlerden bıktım, tümden git olsun bitsin dedim. Ve tümden yalnız kaldım. Yine de kafamdaki soru işaretleri ile boğuşmama gerek kalmadığını düşünerek biraz rahatladım.
Elimden adam gibi bi iş çıkmadı. mevcut bir yazıyı yeniden düzenlemek ancak bu kadar zor gelebilirdi. Hocanın "1 ay oldu" diye fırça çekeceği günü düşünmek de beni hiç gaza getirmedi. sanırım azmetmeye enerjim yoktu bu hafta. sadece en mecbur olduğum şeyleri yaptım. işe geldim, çalıştım, evimi temizledim. o kadar.
Bol bol da öfkelendim. Aklıma geldikçe küfür ettim. sahtekar yalancı pislik demekten hiç bıkmadım. Zihnime girip çıkan düşüncelere yok artık ya o kadar da yalancılık olur mu ya, olabilir valla oha be! gibi tepkiler verdim. Hiç oturup " ben bunu haketmedim" diye gözyaşı dökmedim. Zira eski camlar bardak olmuş içimde...keskinliğini ve can yakabilitesini yitirmiş, bunu anladım.
iyi de oldu. Gözle görünen bişey olmasa da benim için verimli bir haftaydı. önemli bir iş hallettim kendimle ilgili. Muhtemelen 4896. kez konuyu de çek giit diyerek kapatamayacağım bir facianın eşiğinden döndüm. pek kimse fark etmese de benim için önemliydi. Dönmek de, fark etmemiş olmaları da.. Bunun için şükrettim.
Hedefim: enerjimi daha gözle görülür faaliyetlere aktarabilmek, bundan sonra. Çünkü kendimi hiç de başarılı ve azimli hissetmiyorum bir süredir. var olan enerji miktarı sabitse benimkinin tamamı bir yalancıya inanmaya çalışırken, sonra da acı çekmemek için onun yalancı olduğuna inanmaya çalışırken sarf olup gidiyordu. yeterdi zaten, imdattı hatta. oh be!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder